CHP Bursa Kongresi ve İyi Parti Milletvekilinin Kongre Gerginliği!

CHP Bursa Kongresi ve İyi Parti Milletvekilinin Kongre Gerginliği! CHP Bursa Kongresi ve İyi Parti Milletvekilinin Kongre Gerginliği!
CHP BURSA KONGRESİ VE İYİ PARTİ MİLLETVEKİLİNİN KONGRE GERGİNLİĞİ!

Siyasi partilerde kongre takvimi devam ederken geçen hafta tamamlanan CHP Bursa il -ilçe kongrelerinden sonra şimdi gözler 9 Kasım’da yapılacak Bursa İYİ parti il kongresinde…

Ama İYİ Partiye geçmeden önce takip ettiğim CHP Bursa İl kongresi ile ilgili kısaca gözlemlerimi yazmak istiyorum.

CHP İL KONGRESİ VE TEPKİLERİN NEDENİ!

REKLAM

Tek adaylı olan ve belki de tek adaylı olması istenen kongre aslında daha başlamadan çokça yorumlarla ve eleştirilerle muhatap olmuştu.

Eski yönetimin aday çıkarma girişimleri, vazgeçişi, nedeni ve pazarlık söylentilerini çoğumuz duyduk.

Bu mevzuyu kongreden birkaç gün önce Nihat Yeşiltaş’a da sormuştum. Yanıtını da biraz üstü kapalı şekilde vermişti Yeşiltaş.

Bu yanıttan yola çıkarak kongrede yaşananlar da mevzu ile bağlantılı diyebiliriz.

Sır gibi saklanan yönetim listesinin oylama başladıktan sonra gün yüzüne çıkması, örgütle çok da bağlantısı olmayan, birilerinin hatırına eşlerinin, kız kardeşlerinin veya;

Yeşiltaş’ı istemedikleri için mevcut delegelerinde tavır koyduğu eski yönetimin verdiği isimlerin listede olduğu iddiaları,
Başta Nilüfer İlçe Başkanı Özgür Şahin olmak üzere gerek Osmangazi gerek Yıldırım delegelerinin tepkisini çekti.

Ve oylamaya girmeden salonu terk ettiklerine tanık olduk.

Kongreyi takip ettiğimi gören bazı ilçe yöneticileri, delegeler ve hatta Yeşiltaş’ın hep arkasında olan belediye meclis üyelerinden isimler telefonla bana ulaşarak Yeşiltaş’a verdikleri tepkiyi ve nedenlerini anlatırken,

Meselenin yönetim listesindeki isimlerden mi,

Yeşiltaş’ın öncesinde bilgilendirmemesinden mi,

Yoksa eleştirdikleri listede verdikleri bunca destek ve emeğe karşılık umduklarını bulamamak mıydı bunca tepkinin sebebi acaba?

Ve dinlerken soruma karşılık, verdikleri yanıtlar neticesinde hepsinden birer yudumla bardağın taşmış olduğuydu anladığım.

Sözlerinin devamında sümenaltı etmeyeceklerini, iptali için imza toplayacaklarını belirtseler de şu ana kadar bize gelen böyle bir bilgi olmadığını da söylemeliyim.

İYİ PARTİ İYİLEŞME YOLUNDA MI?

İYİ Partide de kongre süreci devam ederken kulisler de yine hareketlendi.

Ve İYİ partide de ilçe kongrelerinin nabzına göre il başkanlığı için aday olmak isteyenler merakla bekliyor şimdilerde…

Farklı aday isimleri fısıldansa da, ilk resmi adım Nevzat Kocakurt’tan il başkanlık binasında aday olacağını açıklamasıyla atılmış oldu.

Mevcut il başkanı İsmail Kaya da doğal aday olsa da, önümüzdeki hafta adaylığını açıklayacağını bizzat belirtti.

Düzenlenen adaylık toplantısı takibi için gittiğim il binasında, Nevzat Kocakurt, milletvekili Selçuk Türkoğlu, bazı ilçe başkanları, partililer ve hala duvarda asılı duran Meral Akşener’in büyük fotoğrafı ile karşılıklı oturmaktaydılar.

Gayriihtiyari “Meral Akşener’in fotoğrafının hala asılı olması ilgimi çekti.” sözlerime karşılık Kocakurt:
“Sonuçta kurucu başkanımız” şeklinde ifade etse de;
Ve tabii ki tüm parti kurucularının parti binasındaki fotoğrafları kadar ahde vefa ve saygı anlamında Akşener’in de doğal olabilirdi.

Fakat partisini yakıp yıkıp, itibarını, yükselişini yerle bir etmeye çalışan bir genel başkanın sırf kurucu olduğu için fotoğrafının asılı olması yine de bana tuhaf geldi.

Kendi tasarrufları diyerek toplantıdaki izlenimlerime geçecek olursam;

Epey kalabalık olan toplantı salonunda Nevzat Kocakurt, İsmail Kaya ve Selçuk Türkoğlu alkışlar içinde yerlerine oturdular.

Kocakurt konuşmasında;
Kısaca özgeçmişinden bahsederek, ülkücü hareketle başladığı siyasi hayatına demokrat parti ve nihayetinde Türkoğlu ve Hasan Toktaş gibi değer verdiği isimler vesilesiyle İYİ Partide devam ettiğini anlattı.

Genel siyasetten başlayarak terör masasına, parlamentoda grubu olup o masaya oturmayan tek parti olduklarına ve Türkiye’nin dertlerini ancak İYİ Partinin çözeceğinden dem vururken,

Yerel siyaset için de;

Bursa’da belediyelerin birbiriyle tartışmak, suçlamak yerine susuzluğa çare bulmaları gerektiğini ve ismini vermese de Alinur Aktaş’ı ima ederek bu işin müsebbibi olduğunu, “harama el uzatacağına Çınarcık isale hattını tamamlasaydın”diyerek atıfta bulundu.

AK partiye geçen Yenişehir ve Karacabey belediyelerini de tekrar geri alacaklarını ifade ederken,
Toplantısına gelmeyen kırgın partililere ithafen de:
“Eski yeni tüm başkanlarımızı ve arkadaşlarımızı bugünkü toplantı için aradım. Kongrede seçilirsem de kapımız herkese açık olarak güler yüzle karşılayacağız.” sözleriyle gelmeyenlere çağrı yaptı.

Sonrasında söz alan Türkoğlu ise;

Partisinin kurulduğu günden beri ilkesini bozmadığını,
İlkesini bozan siyasetçileri “tükürdüğünü yaladığını hatta kustuğunu yutan siyasetçiler” şeklinde sert bir dille eleştirdi.

Ülke gündemi, ekonomi derken, Türkoğlu da yine AK partiye geçen Yenişehir ve Karacabey belediye başkanlarına yönelik;

“Bu iki kişiyi de biz yoldan geçerken aday yapmadık. İlçe başkanlarımızdı. Ayrıca benim günahımı alanlar da kusura bakmasın bu isimlerden başka aday çıkmamıştı zaten” sözleriyle de belli ki iki belediye başkanına adaylık sürecindeki desteklerinden ötürü eleştirenlere yanıt veriyordu.

Ve konuşmasının sonunda partilileri sosyal medya hesaplarından paylaştıklarıyla ilgili,
“Bugünler de geçer yine yüz yüze bakacağız. O yüzden paylaşımlara dikkat edelim.” diyerek tavsiye niyetiyle uyarılarını yaptı.

Toplantı sonunda Nevzat Kocakurt’a:

“Siyaset kulislerinde ve dün gazeteci ağabeyimiz Yüksel Baysal’ın da köşe yazısında değindiği Turhan Çömez’in kurultayda aday olacağı ve sizin de onun safında yer alacağınıza dair duyumlar doğru mu?”

Kocakurt böyle bir durumun asla olmadığını belirtirken mikrofonu alan Türkoğlu’nun tepki dolu yanıtı ilginçti.

Böyle bir konudan haberdar olmadıklarını, Müsavat Dervişoğlu’nun mükemmel bir genel başkan olduğunu yinelerken nasıl olduğunu anlamadığımız ani bir manevra ile;

Bursa basınının AK Partiye böyle sorular soramadığını, onların da tek adayla girdiğini, milletvekili olarak Bursa’da en büyük muhalefeti kendilerinin yaptığını ve devamında epey saydı da, saydırdı da diyebilirim…

Açıkçası böyle bir tepki beni çok şaşırttı.

Kaldı ki Türkoğlu’nun gazetecilerin sorularına böylesi sinirli bir yanıt verdiğine kendi adıma ilk kez şahit olduğum gibi toplantı öncesi Çömez ile ilgili sorduğum soruya önce böyle bir şey yok dese de hemen akabinde gülümseyerek,“Bazı çalışmaları olduğunu duyuyoruz.” demişti.

Burada Türkoğlu’nun söylediklerinden benim çıkarımım ise şöyleydi;

-Parti içinde Turhan Çömez ve Müsavat Dervişoğlu rekabeti başlamış ve kongreler sonucunda durum netleşecek. Ayrıca sosyal medya hesapları üzerinden son günlerde bazı partili hesapların Dervişoğlu ile ilgili yaptıkları olumsuz paylaşımlar da bunun ispatı yönünde.

-Sanırım gazeteci Yüksel Baysal’ın yazdığı köşe yazısından Türkoğlu’nun haberi yoktu ve sorum onun beklemediği ve şaşırdığı yerden gelmişti.

Ve Bugün Bursa basınını eleştiren sayın Türkoğlu unutmamalıdır ki;

Daha il başkanı iken Bursa basını kendisinin yaptığı tüm eylemlerde, söylemlerde tarafsızca haberlerini yapmış ve bugün milletvekili olmasında da halkın kendisinden, yaptıklarından haberdar olması açısından katkı sunmuştur.

Ancak Bursa basınının birçoğu Türkoğlu’nun söylediğinin aksine;

Bizler gazeteci olarak asıl temsiliyetimizin halkın yanında olmak ve onların menfaati doğrultusunda görevini yerine getirmek olduğunun bilincindeyiz.

Ve milletin vekili olarak görev alan siyasetçileri de bağrışlardan, yüksek tonda sözlerden çok sesli icraat beklentisinde olan halk adına;

Kusura bakmayın veya istediğiniz kadar bakın ama tüccar mantığı ile değil meslek etiğiyle görevini yapan gazeteciler eleştirmeye devam edecektir.

Yorum ekleyin..

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gelişmelerden Haberdar Olun!

KVKK Sözleşmesi gereği bilgileriniz 3.şahıslarla paylaşılmaz. KVKK Aydınlatma Metni and Kullanım Sözleşmesi
REKLAM